28 Mart 2011 Pazartesi

Mr.Eleven


 Regl olmuş ya da olacak kadar gerginim şu an. Halbuki alakası yok... nerden bakarsan bak en az 15 gün rahat var regl dönemime.


 Benim olayım gittikçe boka batışımdan. Hayatım yine saçmasapan bir hal alıyor, eğlenmesine eğleniyorum, gayet net bi meblağda para kazanıp kendi ayaklarım üstünde durabiliyorum, herşey harika ama okuldan gitgide kopuyorum. Bu durumdan o kadar hoşnutsuzluk duyuyorumki içten içe attığım imdat çığlıklarımı her daim fırsat bilen Mr.Eleven'la tekrar çıkmaya başlıyorum.


 Mr. Eleven ve ben...ilişki? ama ne ilişki!
 İki yakın arkadaştan farksızız benim penceremden bakıldığında. Kendimi yanında bir kadın gibi değil de daha çok şımarık, ufak bir kız çocuğu gibi hissediyorum ve bu hissi sevmiyorum. Hayatıma birini alıyorsam eğer, bana kadın olduğumu hissettirmeli.


 Hoş...bu onun suçu değil. Seviyor beni. Her istediğimi anı anına yapmaya çalışıyor. Fazla sevip fazla şımartınca da HardCandy gittikçe küçülüp çocuklaşıyor. Belki biraz mizacından kaynaklı. "Babacan" derler ya hani...hah işte tam öyle bir insan.
Adam benden bebek istiyor. Aklını kaçırmış olabilir mi?
"Avrupa'ya gideceğim, 6 ay orda kalacağım." diyorum. "Tabiki gideceksin.Git, gez, eğlen sonra dön." diyor.
Yok hayır, 50 yaşında falan değil kendisi ama tam bir emekli ruhu taşıyor.


Hakkını yiyemem, 4 yıldır az çekmedi benden ve az toparlamadı dağılan hayatımı. Çok seviyorum onu, herkesten farklı bir değer verip farklı bir yere koyuyorum. Çünkü hiçkimse benim bu denli iyiliğimi düşünmedi daha önce. Benim tek lafıma herşeyi yakabilecek bi adamdır. Kalbi inanılmaz temizdir.
"Herkes sevdi bi sen sevemedin gitti Mr.Eleven'ı." der yakın arkadaşlarımdan biri...haklı da; okuldaki kızların yarısı ona hayran. Çünkü güçlü, yakışıklı, karizmatik.


Ben neden beceremiyorum bilmiyorum.
Bir zamanlar çok severek, etrafımdaki adamları bi anda silip atarak büyük bi heyecanla almışken onu hayatıma aynı fevrilikle bi anda nasıl çıkardığımı ve bi anda ona olan aşkımın nasıl sönüp gittiğini ben de anlayamıyorum. Ama oluyor işte, insanın duyguları çabuk değişebiliyor...hele de benim gibi pek çok karakterli bi ikizlerse.


Utanıyorum bana dokunmaya kalktığında. Her daim kıçı başı ayrı oynayan ben, Mr.Eleven bana dokunmaya kalktığında sanki çok yakın bir arkadaşım, abim, akrabammış gibi hissediyor, utanıp kaçıyorum.


İkinci hafta bitti ve bir kez bile izin vermedim ona. Ne zaman şikayet etmeye başlayacak merak ediyorum, ne zaman pes edip azarlayacak beni...


Ne zaman aynı yatakta kardeşce yatmamız koymaya başlayacak ona...


Deniyorum, çabalıyorum ama beceremiyorum. Evet onu çok seviyor, çok değer veriyor ama iş o noktaya gelince onu değil başkalarını düşünüyorum :(


Üzgünüm Mr.Eleven...aslında seni kırmayı hiç istemiyorum...



...


Daha Eski Maceralarım İçin  ------>  http://storiesofhardcandy.blogspot.com


...

1 yorum: